Şakir SARIÇAY

Tarih: 27.05.2020 10:14

Tütün üreticisi 35 TL istiyor

Facebook Twitter Linked-in

Gecenin karanlığında, gündüz içenler için toplanır. Üreticilerin pek çoğunda bel fıtığı rahatsızlığı olduğunu yürüyüşünden anlarsınız. Çünkü eğilerek iki büklüm toplanır, tek tek iğnelere dizilir milyonlarca yaprak. Çiftçinin en zahmetli ürettiği sanayi ürünüdür tütün.  Dikim alanının hazırlığı, fidesinin yetiştirilmesi, bakımı, ilaçlanması, toplanması ve tüccara teslimi yaklaşık 14 ay gibi bir süreye yayılan tütün tarımı kırsal yöreler için hala ciddi geçim kaynağıdır.

Her geçen yıl tütün üretimi yapan çiftçi sayısı azalmakla birlikte, makineleşme oranının artması ile birlikte üretimde artış gözükmektedir. Tütün tarımı oldukça zor bir süreçtir. Ekim-Kasım ayında dikim yapılacak tarlaların sürülmesi ile başlayan hazırlıklar, Şubat ayındaki fide yastıklarının hazırlanması ve tohumların ekilmesi, fidelerin soğuktan korunması ve bakımı bilgi ve titizlik gerektiriyor. Tütün  arazilerin sürülüp sürgülenmesi ve Nisan ayındaki dikimlerin başlaması hava şartlarına bağlıdır. Önceleri emek yoğun insan gücü ile açılan tütün dikim arkları son yıllarda makineleşme ile birlikte çiftçinin işini kolaylaştırdı. Çapası ve kırım işlerinin başladığı Mayıs ve Haziran aylarında birkaç defa ilaçlama yapmak tütünün kalitesini olumlu yönde etkilemektedir. Emeğe dayalı tütün kırımı ise çiftçinin aile ferlerinin sayısı ne kadar fazla ise işi o kadar kolay olmaktadır. Çünkü sabahın köründe hatta gecenin yarısında denilebilecek saatte kırım işlerine başlayan üreticiler güneşin enseyi yakmaya başladığı öğle sıcağına kadar çalışmaya devam ederler. Önceleri, kırılan tütünler öğlen gölgede iğnelere dizilir sonra sırıklara aktarılarak ızgaralarda kurutulurdu. Son yıllarda filelere doldurularak kurutulan tütün üreticinin yükü biraz daha azaltmıştır. Tarlada sararması beklenen yapraklar 2 veya 3 defa da toplanır. Depolanması, tüccarın ekspertiz yapması, firmalara teslimi ve ödemesinin alınması bir sonraki Şubat ayını bulabilmektedir.

Göçün önlenmesi için tütün üreticisine sahip çıkılmalıdır

Tütün su istemeyen ve kırsal bölgelerin bir ürünü olarak küçük çiftçiler tarafından üretimi yapılmaktadır. Tütün üretimi genelde parça parça 3-4 farklı tarlada yapılmaktadır. Tekel’in piyasadan çekilmesi ile sözleşmeli tarıma geçilerek üreticiler sadece özel sektöre ürün satabilmektedir.  Ancak yaptığım araştırmalarda bazı firmaların üreticiler mağdur ettiğini öğrendim. Avans ödemelerinin gecikmesi tütün üreticisini mağdur etmekte ve bu da bazı üreticilerin tütün üretimini bırakmasına hatta sadece geliri tütüne bağlı ailelerin şehirlere göçüne sebep olmaktadır. Şehirlere göç incelendiğinde tütün üretimi yapılan kırsal bölgelerdeki göç yoğunluğu dikkat çekmektedir. Tütün üreticisi sadece tütün tarımı ile uğraşmamaktadır. Tütünün yanında kendine yetecek bahçe bostan işlerinin yanı sıra arazisi olanlar tahıl ve bakliyat tarımı da yapmaktadır. Şehirlere göç edenler geride kalan arazilerine meyve dikerek ülke ekonomisine katkı sağlamaya devam etmektedir.

Ülkemizde 2002 yılında 405 bin üretici tütün tarımı yaparken 2010 yılında 65 bin, 2019 yılında bu sayı 55 bin kişiye düşmüştür. Eğer tütün üreticine hak ettiği fiyat verilmez ise üretici sayısı önümüzdeki yıllarda daha da azalacaktır. Ülkemizde üretilmeyen tütün yurtdışından ithal edilecektir. İthalata harcayacağımız dövizi kendi üreticimize şimdiden verelim ki tütün tarımı sürdürülebilir olsun. Zaten tarım yapanların yaş ortalaması 55’i olmuşken yeni nesilleri tarım ve tütün tarımından soğutmayalım.

1 kg tütün 5 dolar olmalıdır

Çocukluğumdan üniversite sona kadar her yaz tatilim tütün tarlasında geçti. Zamanında Tütün Koçanı sahibi olarak tütüncülüğü ve tütüncüyü iyi tanırım. Ellerimizdeki saksak dediğimiz tütün yapışkanları ile ellerimiz yapış yapış olurdu. Tütün tarlasındaki kahvaltımız çoğu zaman bir elimizde ekmek bir elimizde armut olmuştur. Yaz gecelerinde her tarladaki ışık saçan lüks lambalarını görenler büyük bir şehrin yanından geçtiğini zanneder. Resmen toprakla savaşan, yazı kışı olmayan başka bir üretim yapmaya elverişli olmayan topraklarda tütün üretmek zorunda kalan çiftçilerimize hak ettikleri bedel verilmelidir.

1970 ve 80’li yıllardan bugüne tütün üreticisinin kafasında tütün baş fiyatı ile ilgili klişeleşmiş bir fiyat formülü vardır. Büyük küçük tüm tütün üreticileri kahvehanelerde bunu bilir bunu konuşur. Bu da şudur; 1 kg tütün = 5 Amerikan Dolarıdır. Bu sözü çocukken babamdan da çok duymuştum. Tütün başfiyatı açıklandığında aşağı yukarı bu oran her zaman korunurdu.  O yıllarda tütün başfiyatı törenlerle açıklanırdı. En çok tütünün ekimi Ege Bölgesi olduğu için Tekelden sorumlu Bakan İzmir Basmane’deki Tekel binasının merdivenlerinden çok sayıda üreticinin katıldığı törenle başfiyatı açıklardı. Ege Bölgesinin pek çok yerinden üreticiler bu törene katılmak için İzmir’e gelirdi.  Başfiyatın açıklanmasından önceki yoğun heyecan o gün son bulurdu. Bu formule göre yılbaşından bu yana 7 TL civarında gezen Amerikan Doları dolayısı ile bu yıl tütüne verilecek en yüksek fiyat (başfiyat) 5 x 7 = 35 TL olmalıdır.  Hatta tütün üreticilerin arasında sıkça dolaşan başka bir hesaba göre ise 1990’lı yıllarda 1 kg tütün yetmişlik tekel rakı fiyatına eşit olduğu şeklindedir. Tütün üreticileri arasına girerseniz size daha pek çok hesaplama yöntemi sunacaklardır. İçlerinden biri olduğum için ızdıraplarını daha iyi anlıyorum. Izdırap diyorum çünkü tütüncüler dertlerini anlatacak merci bulmakta oldukça zorlanıyorlar.

Tütüncü sıkıntıda

Yazıyı yazmadan önce yaptığım araştırmalarda tütün üreticisinin ekonomik sıkıntılar içinde olduğunu tespit ettim. Tüccar ile yaşadıkları sıkıntılar oldukça artmış. Hatta eskisi gibi devlet Tekel vasıtası ile piyasaya müdahil olmasını talep edenlerin de çoğunlukta olduğunu gördüm. Malesef üreticinin tamamı açıklanan başfiyattan ürün satamamaktadır. Bir köyde az sayıdaki üretici ancak en yüksek fiyattan tütününü verebilmektedir. Bunun yanında tüccar üreticinin tütünlerindeki kalite düşüklüğü veya çarık-çürük gibi sebeplerle fiyat düşmekte ve üretici mağdur edilmektedir. Tütüne 7 nevi (çeşit) verilerek, her nevi de fiyat değişmektedir. Firma eksperlerinin iki dudağı arasındayız diyen üreticiler, sözleşmelerin firma lehine maddelerle dolu olduğunu belirtiyorlar. Aldığı tütün parasını mazot, gübre ve ilaç gibi borçlarına paylaştıran çiftçi kendi işçiliğini hiçbir zaman hesaba katmamıştır. Zaten işçiliği hesaba katılsa alınan para aile bireylerine pay edilirse asgari ücretin çok altında bir meblağ olduğu anlaşılır.

Çeyiz borcu tütün parasına

Tütün üreticisinin yaptığı tüm alışverişlerinin vadesi tütün parasınadır. Kooperatiften gübre alır tütün parasına, ilaç alır tütün parasına, köy bakkalından alışveriş yapar tütün parasına, traktörüne güneşlik diktirir terziye tütün parasına, oğluna-kızına düğün yapar çeyizini tütün parasına, ödeyeceğim diye yazdırır. Tütün parası veya avansının gecikmesi tek geliri olan çiftçiyi zorda bırakmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığı, Üniversiteler ve özel sektör tütün üreticisinin sorunlarına çözüm için araştırmalar yapmalı ve bu konuda üreticiler ile görüşülerek raporlar hazırlanmalıdır. Üreticilerin içinde olmadığı hiçbir çözüm tütüncüye çare olmayacaktır.

Tütün kooperatifleri çözüm olabilir mi?

Tütün üreticilerin dağınık ve küçük çiftçilerden oluştuğunu belirtmiştim. Her üretici alıcı firmalar ile tek tek görüşmektedir. Bundan dolayı pazarlık gücü de olmamaktadır. Çiftçinin isteği; ürünü aynı yıl teslim edip, parasını da o yıl içinde alabilmektir. Çiftçinin ortak tavır alabilmesi ve pazarlık gücünü kullanarak fiyatta söz sahibi olabilmesi için tütün birlikleri veya kooperatifleşmesi gerekmektedir.

Tütünde ihracat ve ithalat durumu

2018 yılında 900 bin dekar alanda üretilen 75 bin ton tütünün 46 bin tonu 49 ülkeye ihracat yapıldı. Yapılan ihracattan 253 milyon dolar döviz elde edilmiştir. En fazla ihracat yapılan ülkelerin ilk üçü sırasıyla: ABD, Belçika ve Endonezya’dır. Ülkemizde tütün ihracatı yapan 19 firma bulunuyor.

Ülkemiz tütün ihracatı yaptığı gibi ciddi bir ithalatta yapmaktadır. Serbest Dolaşıma Giriş, Dahilde İşleme ve Gümrük Kontrolü Altında İşleme Rejimleri başlığı altında 106 bin ton tütün ithal ediliyor ve karşılığında 544 milyon dolar ödeme yapıyoruz.

Türkiye’de Tütün ticareti yetki belgesi olan 106 firma bulunuyor. 2019 yılında 20 firma sözleşmeli üretim yaptırdı. Ülkemizde 6 firmanın da tütün işleme tesisi bulunuyor.

Tütün Başfiyatı açıklanacak

21 Mayıs Perşembe akşamı Tarım Yazarları Derneği ve Ekonomi Muhabirleri Derneğinin Ege İhracatçı Birlikleri Başkanları ile yaptığı online toplantıda Ege Tütün İhracatçıları Birliği Başkanı Ömer Celal Umur tütün baş fiyatı konusunda önemli açıklamalar yaptı. Benim ‘tütün başfiyatı ne olacak?’ şeklindeki sorum üzerine Sayın Ömer Umur: “Bu yıl en yüksek tütün alım fiyatının tahminen 27-28 TL bandında olacak. Diğer firma ve yetkililerin görüşlerini aldıktan sonra 15 gün sonra kesin rakamı açıklayacağız” şeklinde konuştu.

Bu açıklamanın tütün üreticileri tarafından duyulması üzerine, tarafıma pek çok mesaj iletildi. Yazımı tütün üreticilerinin görüşleri doğrultusunda kaleme aldım. Eski bir tütün üretici olarak ben de diyorum ki: “Bu yıl tütünde en yüksek fiyat (başfiyat) en az 35 TL olsun.” Tütün üreticisi çiftçimizin yüzü gülsün. Tüccarımız da nevi değerlendirmelerinde çiftçimizi üzmesin. Bir çiftçi olan Tarım Bakanımız Sayın Bekir Pakdemirli de “Tütün Üreticisinin Sesi”ni duyacağını umuyorum.

Başta ülkemizde en çok tütününü üreten Manisa ve tütüncü ilçeleri Demirci, Selendi ve Gördesli hemşerilerimiz olmak üzere Türkiye’nin altı bölgesinde bu günler tarlasında tütün çapası ile uğraşan tüm tütün üreticilerimize selam olsun. 2020 yılında emeklerinin karşılığını alacakları umuduyla saygılar sunuyorum. Ramazan Bayramınız kutlu olsun.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —