CHP Manisa Milletvekili Hasan Ören, Mısır ve Suriye`deki katliamlarla ilgili, "Mustafa Kemal`in söylediği gibi biz komşularımızla iyi geçinip komşularımızın iç işlerine karışmayız" dedi.
CHP milletvekili ve parti meclis üyelerinden oluşan heyet, partilerinin Kürt sorununa bakışını anlatmak ve başlatılan çözüm süreciyle ilgili görüş alışverişinde bulunmak amacıyla Van`a geldi.
CHP Manisa Milletvekili Hasan Ören başkanlığında, Bursa Milletvekili Sena Kalkan, Kocaeli Milletvekili Mehmet Hilal Kaptan, Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker, parti meclis üyeleri İbrahim Yener, Dursun Bulut, Çetin Soysal, Hüseyin Saygılı ve CHP İstanbul il yönetimi temsilcilerinden oluşan heyet ilk olarak CHP Van İl Başkanlığı`nı ziyaret ederek, partililerle selamlaştı.
CHP`nin çözüm sürecine elinden gelen katkıyı sunmasına rağmen, sürece katkı sunmadığı yönünde bir algının yerleştirildiğini ve bunu ortadan kaldırmak amacıyla böyle bir ziyaret programı gerçekleştirdiklerini anımsatan Ören, "Genel başkanımızın görevlendirmesi ve il başkanlarının talebi doğrultusunda bölge illerine gelerek CHP`nin projelerini ve çözüm süreciyle ilgili düşüncelerini anlatacağız. Burada sivil toplum örgütleri, esnaf ve vatandaşlarla bir araya gelerek fikir alışverişinde bulunacağız. Konuştuklarımızın hepsi genel başkanın ağzından çıkanlar ve CHP`yi kapsayan konulardır" dedi.
CHP`nin bu çözüm sürecinde elinin tamamen taşın altında olduğunun bilinmesini ve CHP`nin fikirlerini anlatmak için Van`a geldiklerini anlatan Ören, Van`ın ardından Ağrı, Kars, Ardahan`da bütün kesimlerle bir araya gelerek CHP`nin sürece ne kadar destek verdiğini anlatacaklarını söyledi.
"Dikilen bu fidana bir cansuyu olarak su dökebilirsek, katkı sunarsak CHP olarak huzur içinde olacağız"
Türkiye`de barış konusunda bir fırsatın yakalandığını ve bunu devam ettirmek gerektiğini açıklayan Ören, şöyle konuştu:
"Bu yakalanan fırsata, dikilen bu fidana bir cansuyu olarak su dökebilirsek, katkı sunarsak CHP olarak huzur içinde olacağız. Daha önce düzenlediğimiz toplantılarda Türkiye`nin bütünlüğünün görmek istediği görüntüleri yakaladık. Hangi düşünceden olursak olalım her düşünceyi ülkeninin zenginliği olarak kabul eden partinin milletvekilleriyiz. Bölge hassas. İnsanlar, barışın sürecinin devam etmesini istiyor. Sanki CHP barış süreci içinde hiçbirşey yapmıyor, kanun teklifleri vermiyor, soru önergeleriyle konuya destek vermiyor gibi bir algı vardı. Elimizdeki dokümanları, bilgilerimizi ürettiklerimizi ortaya koyduğumuzda bunun böyle olmadığı anlaşıldı. Yakalanan fırsat kaçarsa artık ikinci fırsatın olacağına inanmamaya başlamış insanlar."
-"Komşularımızla iyi geçinip komşularımızın iç işlerine karışmayız"
CHP heyetinin başkanı Hasan Ören, gazetecilerin, "Mısır ve Suriye`de katliamlar oluyor, insanlar ölüyor, CHP bu olaylar karşısında nasıl bir tutum izliyor" şeklindeki sorusu üzerine olanları tasvip etmenin mümkün olmadığını söyledi.
"Ülkenin, dünyanın neresinde olursa olsun, darbeler her zaman bizim karşı çıktığımız bir yönetim biçimidir" diyen Ören sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz sandık esasına inanmış, sandıktan çıkan sonçları içine sindirmiş partinin mensuplarıyız. Mısır`da ve Suriye`de olanı da kınıyoruz. Darbe, kabul edilebilecek bir şey değildir. Ama bununla ilgili Türkiye`de bunca sorun varken Mısır`la ilgili 24 saat yayın devam ediyor. Hassasız, konuyla ilgili beyanlarımız var. Ama bir barış süreci var, herkes diken üstünde yaşıyor, bunu bir an evvel halletmemiz gerekiyor. Şimdi, Türkiye yalnızlaşmaya başladı. Bütün Avrupa ülkelerinden, Amerika`dan hatta Ortadoğu ülkelerinden, bu Kasımpaşalı ağzıyla `ben bilirim, ben anlarım, ben yaparım` anlayışına tepkiler gelmeye başladı ve Türkiye yalnızlaştı.
Sorunların çözüm yeri halk iradesiyle teşekkül etmiş parlamentodur. Sorunları kapalı kapılar arkasında çözmeye kalkarsanız o sorunları çözmenin ötesinde daha çözülemez hale getirirsiniz. Şu anda mevcut iktidar bu yöntemi seçiyor. Bu yöntem Türkiye`nin dış siyasetinde de çok fazla itibar görmedi. Sıfır sorun ile başladığımız noktadan sorunsuz hiçbir komşu ülkemiz yok. Bugün genel başkanımız Irak`ta. Maliki şikayet ediyor, `Türkiye iç işlerimize karışmasın` diyor. Irak, Libya, Suriye ve Mısır da şikayet ediyor. Hak etmediğimiz bir dış politika var. Türkiye İslam alemi içinde saygınlığı olan, daha ileri demokrasinin olduğu bir ülkedir. Mustafa Kemal`n söylediği gibi biz komşularımızla iyi geçinip komşularımızın içişlerine karışmayız."
