SAĞLIK - Kadın Hastalıkları ve Metabolic Balance Uzmanı Op. Dr. Funda Öztürk anne adayları üzerinde büyük stres oluşturan tarama testleri hakkında bilgi verdi. 
Anne adayları üzerinde büyük stres oluşturan tarama testleri hakkında Kadın Hastalıkları ve Metabolic Balance Uzmanı Op. Dr. Funda Öztürk önemli bilgiler verdi.
Genetik tarama testlerinin anne adayları üzerinde büyük stres oluşturduğunu belirten Öztürk,?Bu konuda medya ve internetteki bilgi kirliliği, konunun karmaşıklığı ve anlaşılma güçlüğü, hastalar arasındaki farklı görüşler daha hamilelik sürecinin başında büyük bir problem olarak karşılarına çıkıyor. İnsan vücudundaki 46 kromozomun üzerinde 25-30 bin gen var. Bu genlerin yarısı anneden diğer yarısı da babadan gelmekte ve bebekte farklı bir kombinasyon ile ortaya çıkmaktadır. Bu genler beslenme, çevre, kullanılan ilaçlar, maruz kalınan radyasyon, enfeksiyon gibi nedenlerle hastalanabiliyor ve buna bağlı doğumsal defektler olabiliyor? dedi.
?Kesin tanı için kullandığımız testler birkaç yıldır gelişen FETAL DNA testleridir?
Tüm gebeliklerin yüzde 3-4´ ünde doğumsal kusurların saptanabildiğini ancak; ´anne yaşının 35 ve üzeri olduğu durumlar, ailede genetik hastalık öyküsü, anne -baba arasında akraba evliliği, annede şeker hastalığı öyküsü, ölü doğum hikayesi, tekrarlayan düşükler´ gibi risk faktörlerinin olması durumunda bu sıklığın daha da arttığını söyleyen Öztürk, ?Hamilelik süresince hem bu doğumsal genetik bozuklukların hem de yapısal anomalilerin büyük oranda teşhis edilmesi mümkün. Ultrasonografi cihazları ve tarama testlerindeki baş döndürücü gelişmeler; ailelerin bebeklerinin sağlığıyla ilgili beklentilerini arttırdı. Artık neredeyse yüzde 1 riskin varlığı bile kabul edilmek istenmiyor. Hamilelik sürecinde 11-14´üncü haftalar arasında 2´li tarama testi, 16-18´inci haftalar arasında 3´lü ve 4´lü tarama testleri yapıyoruz. 2´li tarama testiyle yüzde 90,3 lü tarama testiyle yüzde 60, 4´lü tarama testi ile de yüzde 70-80 oranında toplumda en sık görülen ´´Down sendrom, trisomi 13 ve 18´´ gibi zeka geriliği ile seyreden doğumsal hastalıkları teşhis etmek mümkündür. Ancak bu testler kesin tanı testleri değil,tüm toplumda kullanılan tarama testleridir. Amacı toplumdaki tüm gebelere tarama yaparak riskli gruba girenleri saptamak ve sonrasında bunları ileri incelemeye alarak kesin testleri uygulamaktır. Kesin tanı için kullandığımız testler Amnıosentez, kordosentez gibi invaziv işlemler ve son birkaç yıldır gelişen FETAL DNA testleridir? diye konuştu.
Tarama testleriyle ilgili bilinmesi gereken gerçeklerden birinin de yüzde 5 oranında yalancı pozitiflik oranı olduğuna dikkat çeken Öztürk, ?Yani yüzde 3-5 oranında bu testler ile bebek sağlıklı olduğu halde fazladan hastalık tanısı konabilir. Son yıllarda aileler çoğu zaman bebeklerinin sağlıklarının daha da iyi değerlendirilmesi ve belkide psikolojik olarak kendilerini daha rahat ve güvenli hissettiklerinden dolayı bu tarama testlerinin hepsini yaptırmak istiyorlar. Burada bir testin yakalayamadığını diğer test yakalar gibi düşünülse de test sonuçlarının yorumlanmasında bir kaos ortaya çıkıyor. Bir test yapıldığında yüzde 5 olan yalancı pozitiflik oranı 2 test yapıldığında yüzde 10´a çıkıyor ve haliyle ´amnıosentez´ oranlarında gereksiz bir artışla sonuçlanıyor. yüzde 100 sonuç veren Amnıosentez yani karından su alma işlemi de en iyi ellerde bile yüzde 1-3 oranında düşük ve gebelik kaybına neden olur. Eğer bir gebelik kaybı söz konusu olur ama genetik olarak da bebek sağlıklı ise ´fazla test´ bir yıkıma yol açmış oluyor.Bu yüzden gebelik takip programlarında biz kadın doğum hekimleri 11-14. haftalar arasında 2´li testi, eğer bu testi kaçırmışlar ise de 4´lü testi yapmalarını öneriyoruz? şeklinde konuştu.
Amnıosentez ve Kordosentez´in hala yaygın olarak kullanılsa da son yıllarda anne karnına herhangi bir iğne batırılmadan, sadece anne kolundan alınan kandan çalışılarak fetal DNA´ya ulaşmanın mümkün olduğunu vurgulayan Öztürk, ?Bu sayede bebeğe herhangi bir risk oluşturmadan genetik hastalıkları yüzde 97-99 oranında teşhis edebilmekteyiz? dedi.



Eski Manisa Milletvekili Abdullah Akarsu son yolculuğuna uğurlandı

Gazi olduğunu cenazesinde öğrendiler

Şırnak'ta kalp krizi sonucu vefat eden uzman çavuş son yolculuğuna uğurlandı

Büyükşehir’den don zararına uğrayan üreticilere destek

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLU OLSUN

Manisa'da gökyüzünü balonlar renklendirdi

Vali Özkan makamını devretti

23 Nisan okullarda da coşkuyla kutlandı

Demirci’yi çocuk sesleri şenlendirdi

Manisa'daki festivalde 2 ton hamsi dağıtıldı

TARIM VE ORMAN BAKAN YARDIMCISI GİZLİGİDER SARUHANLI’DA HASAR GÖREN BAĞLARI İNCELEDİ

Selendi’de şehitler için sergi açıldı

Türkiye Oryantiring Şampiyonası Manisa’da başladı

Soma’da Ahmet Sula’dan unutulmaz bir seminer

Kula’da Kütüphaneler Haftası coşkuyla kutlandı

Don afetini yaşadı çalışmaya ara vermedi

TBMM zirai dondan etkilenen üreticiler için adım attı

Kaymakam Güldoğan, don afeti yaşayan bağları yerinde inceledi

Vali Özkan: "Çiftçilerimizin yanındayız"

Saruhanlılı çiftçiler için don tehlikesi devam ediyor

https://www.youtube.com/@kardelengazetesi45/videos
Saglik 7.11.2017 08:10:53 754 0

Tarih: 07.11.2017 08:10
Haberi Sesli Oku
5.05.2025 11:04:00