ESKİ REKTÖR PAKDEMİRLİ VEDA EDERKEN KONUŞTU:
“TÜRKİYE’DE ÇOK UZUN ZAMANDIR YANLIŞ GİDEN BİR ŞEY VAR”
- “İNSANLARI TEK KELİME İLE TARİF ETME HATASINDAN VAZGEÇMELİYİZ”
- “BUNLAR ÜLKEYE FAYDA GETİRMİYOR. BU KUTUPLAŞMALARIN ÜLKEYE FAYDASI YOK”
- “BU ZAMANA KADAR ÇOK FATURA ÖDEDİK BUNDAN SONRA DA MEMNUNİYETLE ÖDERİZ”
- CBÜ’NÜN YENİ REKTÖRÜ PROF. DR. KEMAL ÇELEBİ:
- “DEVLET HAYATINDA DEVAMLILIK ESASTIR. KÜSKÜNLÜK KIRGINLIK OLMAZ”
MANİSA - Celal Bayar Üniversitesi (CBÜ) Rektörlüğünde devir teslim töreni yapıldı.
Törende konuşan eski Rektör Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli, Pensilvanya ziyaretinin ardından kendisine yapılan yakıştırmalara atıfta bulunarak, “Türkiye’de çok uzun zamandır yanlış giden bir şey var. İnsanları tek kelime ile tarif etme hastalığı var. Bundan vazgeçilmeli. Bu ülkeye zarar veriyor. Fatura bize çıkacaksa ilk yapacağımız şey bu faturanın bize ait olmadığını adrese iade ederiz. Eğer adres kabul etmiyorsa faturayı öderiz” dedi.
Celal Bayar Üniversitesinin 6’ncı Rektörü Prof. Dr. Kemal Çelebi eski Rektör Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli’den Rektörlüğü devralarak göreve başladı. CBÜ yeni Rektörlük binasında yapılan devir teslim töreninde yaptığı konuşmasında zaman zaman gözleri dolan eski rektör Pakdemirli 4 yıllık görevi boyunca yaptıklarını anlattı.
Celal Bayar Üniversitesi’nin 5’inci rektörü olarak görevini 6’ncı rektör olan Prof. Dr. Kemal Çelebi’ye devredeceğini söyleyen Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli, “2010 yılında bir devir teslim töreni yapmıştık. O devir teslim töreninde de şunu söyledim. Dedim ki ‘Biz doğru olanları devam ettireceğiz. Yanlış olan bir şey varsa düzelteceğiz. Yeni plan ve projelerimiz var bunları da hayata geçireceğiz’ demiştik. O şekilde de yapmaya çalıştık 4 sene boyunca. Temel hedefleri net olmayan bir üniversiteyi devraldım. Bunlardan kastım üniversitenin akademik seviyesinin yükseltilmesi hedefi yoktu. Eğitim çeşitliliği yoktu. Eğitim kalitesiyle ilgili net hedefler yoktu” diyerek, 4 yıllık görevi süresince üniversiteyi bulunduğu konumdan çok üst seviyelere getirdiğini söyledi.
MAKAMLARIN GEÇİCİ OLDUĞUNU BİLİYORUZ
“Bizler makamların geçici olduğunu bilen insanlarız” diyerek sözlerine devam eden Pakdemirli, “Makamlarda kimse kalıcı değil. Akademisyenler için de makamların zaten geçici olması çok genel bir kuraldır. Bizim asli görevimiz eğitim ve araştırmadır. Bizim görevimiz idarecilik değildir. İdarecilik bizim zaman zaman bir arkadaşımıza yüklediğimiz ağır sorumluluk ve yüktür. Bunu yaparız ondan sonra başka bir arkadaşımıza devrederiz. Onun için asli görevimize dönmüş oluyoruz. B planımız vardı. B planımız Rektörlükten sonra eğitim ve araştırma hizmetlerine geri dönmekti. Biz de bunu yapmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Çalışmalarında bugüne kadar hep başarıyı hedef aldıklarının altını çizen Pakdemirli, “Her zaman başarıyı esas aldık. Ekip iyi çalıştı. Ekibimizde çok değerli arkadaşlarımız var. Başta rektör yardımcılarımız olmak üzere, dekanlarımız, müdürlerimiz ve bütün öğretim üyeleriyle güzel çalışmalar yapıldı” dedi.
FATURA ÖDEMEYE HAZIRIZ
Pakdemirli konuşmasının devamında, “Ülkemizin içinden geçtiği kritik durumlar var. Son bir senedir kritik olaylar var. Burada bir takım belki faturalar çıkmış olabilir. Bunlarla ilgili bu olaylarla ilgili benim bir ilgim ve bilgim yok. Benimle de ilgili değil ama bir şekilde fatura bize çıkacaksa ilk yapacağımız şey bu faturanın bize ait olmadığını adrese iade ederiz. Eğer adres kabul etmiyorsa faturayı öderiz. Şimdiye kadar ben çok fatura ödeyerek geldim. Bugünden sonra da bir fatura varsa öderim. Bu benim için çok zor bir şey değil. Biz alışığız buna daha önceden Kemal Hocam da bilir bunu. Biz birlikte önceden de çok fatura ödedik zamanında. Bugün de eğer bir fatura varsa bunu memnuniyetle ödemeye hazırız ama buna bir kan değişimi olarak bakarsanız, bence yapılan işlem doğrudur. Yeni bir ekibin yeni bir bakış açısının üniversiteye belki de bizim göremediğimiz sistem körlüğünü görmesi ve bizim tam olarak fark edemediğimiz yanlışları hataları düzeltmesi her zaman mümkündür. O yönü ile baktığımız zaman zaten bu yapılan işlem iyi bir işlemdir, doğru bir işlemdir diye düşünüyoruz” diyerek bundan sonra edindikleri bilgi ve tecrübeleri yeni ekibe aktaracaklarını ve yardımcı olacaklarını belirtti.
TEK KELİME İLE TARİF ETME HATASI
Pakdemirli konuşmasını Türkiye’de çok uzun zamandır yanlış giden bir şey olduğunu belirterek şöyle tamamladı:
“Bunu söylememizde fayda var. Bu 70’li yıllarda da böyleydi, 80’li yıllarda da 90’lı yıllarda da böyleydi. İnsanları tek kelime ile tarif etme hatası çok yapılan bir hatadır. Bu hata hep yanlış yargılara yol açmıştır. İnsanları tek kelime ile tarif etme hatasından vazgeçmemiz lazım. Eskiden 80’lerin gerginliğinde biri diğerine faşist diyordu öbürü öbürüne komünist diyordu. Ondan sonra birisi diğerine PKK’lı dedi öteki kafatasçı dedi. Birisi laik dedi öteki antilaik dedi. 2000’lerde irticacı dendi, laik dendi. Bunlar zaman içerisinde kelimeler değişti ama kutuplaşmalar devam etti. Bunlar ülkeye bir fayda getirmiyor. Bu kutuplaşmaların hiçbir faydası yok, ülkeye de bir faydası yok. Ülke zaman kaybediyor. Aynı şekilde bu kutuplaşmalardan kimseye bir fayda çıkmaz. İnsanları tek kelime ile tarif etme kolaycılığını bırakalım. İnsanlar hakkında en azından birkaç cümle kurmaya çalışalım. Benim görüşüm bu. Benimle ilgili de 50-51 senelik bir ömrüm var. Bir tek kelime ile tarif etmeyi bırakalım en azından 50-51 senelik hayatıma hürmeten birkaç cümle kurulmasını beklerdim ben. Ama maalesef bu böyle olmadı. Netice itibariyle yeni bir ekip var. Biz bu yeni ekibin başarılı olmasını istiyoruz çünkü bu yeni ekip başarılı olduğu zaman üniversite başarılı olur. Kemal hocamızın başarılı olacağına inanıyorum ve kendisine hayırlı olsun diyorum.”
DEVLETTE KÜSKÜNLÜK OLMAZ
CBÜ’nün yeni Rektörü Prof. Dr. Kemal Çelebi ise, “Öncelikle Mehmet Bey ve ekibine teşekkür etmek istiyorum. Mehmet Bey ve arkadaşları üniversiteyi devraldıktan sonra üstün bir gayret gösterdiler. İyi niyetle samimiyetle çalıştılar. Hakikaten üniversitemizi özellikle fiziki, teknik, kültürel, sportif, sosyal altyapı sorunlarının çözülmesi noktasında iyi bir yere getirdiler. Devlet hayatında süreklilik esastır. Devlette küskünlük olmaz, kırgınlık olmaz. Haksızlığa da uğradığımızı düşünebiliriz fakat bu devlet bizim devletimiz. Dolayısıyla devlet bu devamlılığı içerisinde elbette yönetimleri, ekipleri değiştirmeyi takdir ediyorsa bu şekilde bu devamlılık söz konusu olacaktır” dedi.
BURASI SALTANAT MAKAMI DEĞİL MİLLETİN EMANETİDİR
Devam eden projeleri aksatmadan sürdüreceklerini kaydeden Prof. Dr. Çelebi, geleceğe yönelik projeleri konusuna bir devir teslim töreni olduğu için girmek istemediğini dile getirerek, “Yalnız şunu belirtmek istiyorum. Bu görev benim anlayışıma göre milletin emanetidir. Burası saltanat makamı değil. Burası bir emanet. Sorumluluğu ağır. Dolayısıyla bize düşen bu emanetin hakkını vermektir. Emanete hıyanet içinde olmamaktır. Bu makamın hakkı nasıl verilir? Milletin hedefleri doğrultusunda o istikamette ve yine milletin bize sunduğu kaynak ve imkanları son kuruşuna kadar en doğru bir biçimde kullanırsak biz bu emanete sahip çıkmış oluruz” şeklinde konuştu.
Yeni Rektör Prof. Dr. Kemal Çelebi konuşmasının sonunda üniversite olarak bir aile olduklarını ve bu yolda hep birlikte el ele gideceklerini belirterek eski Rektör Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ali Çelik, Prof. Dr. Süheyla Sürücü ve Prof. Dr. Erdoğan Özkaya’ya çiçek takdim ederek 4 yıldır verdikleri hizmetlerden dolayı teşekkür etti. CBÜ’nün yeni Rektörü Çelebi eski Rektör Pakdemirli’ye verdiği hizmetlerden dolayı bir de plaket takdim etti. Pakdemirli plaketi alırken yeni Rektör Çelebi’ye, “Rektörlüğüm döneminde 2 meslek yüksekokulu müdürümüzden plaket aldım ve onları fırçaladım. Bunlar bizim görevimizdir. Plakete gerek yok” derken Çelebi ise, “Beni de mi fırçalayacaksın. Marifet iltifata tabidir” diyerek Pakdemirli’nin plaketi kabul etmesini istedi.
