Aşkın NEHİR


"Zor Olana Ulaşmak"

"Zor Olana Ulaşmak"


"Zor Olana Ulaşmak"

'Sadece görünmeyeni gören imkânsızı başarabilir.'   "Franz L. Gaines"

Zor olana, başkalarının ulaşamadığına ulaşmak öyle kolay değildir. Emek, mücadele, ulaşabileceğinize inanmak ve ulaşmak için sınırlarımızı sonuna kadar zorlamak, her açıdan güçlü, kuvvetli ve bilgi sahibi olunması gerekir.

Zorlukları aşarak ulaşan insan, bu süreç ve verilen mücadele içinde güçlenir. İnsan için en değerli olan; ulaşamadığında,  başarısızlığa uğradığında dahi asla vazgeçmemelidir verdiği mücadeleden.

'Kuvvet, akıl ve düşünce yardımıyla zafere ulaşılır.'  "Tromp"

2,5 cm boyundaki kaya balığı 30 metre şelale nin zirvesine çıkıp yumurtalarını oraya bırakıyor. Bu yolculuk için bir değişim dönüşüm yaşıyor. Bütün bunlar neslini sürdürebilmek için.

Kuzey Amerika'nın Batı kıyılarındaki nehirlerde dünyanın en ilginç olaylarından biri yaşanır. Somon balığı inanılmaz zorluklara göğüs gererek nehirleri ve vadileri aşarak nesillerini sürdürebilmek için yumurtalarını nehirlerin en yukarılarına bırakma yolculuğuna çıkarlar.

Yumurtadan çıkan yavrularda çok zorlu bir mücadele ile denizlere ulaşabilme yolculuğuna başlayacaklar en kısa zamanda. Bu inanılmaz bir döngü ve o bölge için yaşamın sürdürülebilirliğinin önemli ve vazgeçilemez bir sürecidir.

'Hiçkimse denemeden gücünün neye yettiğini bilemez.'   "Goethe"

Bütün bu yaşananlar tabiatın bir döngüsü ve doğal bir parçasıdır. Bu döngü eğer bozulursa, dünyada yaşayan bütün canlılar hep birlikte bundan sorumludurlar. Bu dengeleri korumak zordur. Korunmaz ise insanlığın sonu yaklaşıyor demektir. Gelişmiş ve doğasına sahip çıkan ülkelerin çevre ile ilgili konularda yasaları tavizsiz ve herkese eşit uygulanır.

Peki, bizim ülkemizde neye nasıl ulaşılıyor? 

Zor olana çok emek vererek, bilgi ile hak ederek mi! Yoksa torpil ve kayırmacılık ile mi!.. Bu süreç önemli...

Emperyalist güçler kendi ülkelerindeki zenginliklerini, tabiatı inanılmaz şekilde korurlarken; bizim ülkemizin doğal zenginliklerini vahşi bir biçimde sömürülmesinde neden bu acımasız bedeli halk olarak biz ödüyoruz?' Bir gün kalkacaksınız ve hep hayal ettiğiniz şeyleri yapmaya vakit kalmamış olacak.

Şimdi harekete geçmenin tam zamanı.

"Paulo Coelho"

Bu cennet vatanda siyanür ile topraktaki altın madenine ulaşmak bu kadar kolay olurken; neden kirlenen, acı çeken, bedelini gelecek nesillere ödeten ve acı çekerek ölenler biziz?

Bu doğanın, insanın yararına mı?

Yoksa gözü doymayan emperyalistlere çıkarları için ön açıp insanlığın, doğanın yok oluşuna neden olanların cezasız kalmalarına göz yummak mıdır!  İnsan olarak söyleyin; neden bizim ülkemizde işler böyle oluyor!

Çocukların, gençlerin,  çevreye duyarlı insanların haykırışı duyulmalı; duymalı artık yetkililer ve bu ülkeyi yönetenler...

Ben dünyada ateşe atılmış bir odun parçası olarak değil; ormanı güçlendirecek, dünyayı güzelleştirecek bir fidan olarak yaşamak istiyorum ben...

Bizim güzel ülkemizin ormanları, zeytinleri yakılmasın, kesilmesin; maden ve rant için bundan böyle ne olur.

Bu ülkeyi gelecek nesillere bulduğumuz gibi bırakmak en büyük sorumluluğumuz ve borcumuz bu bizim.

Bu bilinç ve sorumluluğa ulaştığımız gün ülkemiz ve dünya için her şey daha güzel olacak inanın...