Serdar ERTOSUN


Çocuklarda Oyunun Önemi: Oyun çocuğun işidir, dilidir

Çocuklarda Oyunun Önemi: Oyun çocuğun işidir, dilidir


Çocuklarda Oyunun Önemi: Oyun çocuğun işidir, dilidir 

Yetişkinler kendilerini sözel olarak ifade edebilirler çocuklar ise henüz dili kullanmak konusunda yetişkinler kadar ustalaşmamışlardır. Onların bildikleri en iyi dil oyundur.

Oyun çocuğun dünyaya adımıyla başlar. İlk oyunu ise kendini keşfetmesidir. Kollarını ve bacaklarını hareket ettirmesi, ellerini izlemesi ve ağzına götürmesi dışarıdan bakıldığında rastgele hareketler gibi görünür ancak bebeğin oyun ile kendi bedenini keşfetme ve çevresini öğrenme yoludur.

 İlk zamanlarda buldukları her şey onlar için bir oyuncaktır. Bazen bir kaşık bazen bir tencere… 

Oyun zamanında çocuklar çoğu zaman aslında bir oyuncağa ihtiyaç bile duymuyorlar. Onların ihtiyacı, zekâsını, bireyselliğini, özgüvenini geliştirecek oyunlar ve oyun arkadaşları oluyor. Ailenin rehberliği ve etkileşimiyle çocuğun varlığının, bireyselliğinin hissettirildiği etkinlikler çocuğun zekâsına ve özgüvenine yaptıkları yatırımlar diyebiliriz.

Çocuk hareketli oyunlar rollendirirken bedensel olarak vücudunu harekete geçirir ve kas sistemini güçlendirir. Var olan enerjisini toplumda kabul edilebilir bir şekilde dışarıya vurarak rahatlamayı sağlar. Çocuk oyun ile enerjisini dışarı aktarırken kendisiyle ilgili yaşantıları, duyguları ortaya koyar ve yeniden canlandırır. Farkında olmadan oyun sırasında yaşantılarını yeniden işlemlemeye başlar. Yani ruhsal durum bileşenlerini, zihnin yapısını ve sosyal olayları değerlendirmeyi oyunla incelemek ve gözlemlemek mümkün olduğunu söyleyebiliriz.

Oyun içerisinde doğru-yanlış, haklı-haksız, uyulması gereken kurallar gibi birçok toplumsal ve ahlaki kavramları oyun sırasında öğrenir ve benimser. Saldırganlıklarını kontrol etme, başkalarının hakkına saygı gösterme, paylaşma, kendi hak ve özgürlüklerini koruma, iletişim kurma becerileri geliştirir. 

Oyun çocuğun en ciddi işi ve uğraşı ise eğitim sistemi içerisinde oyundan yararlanmak şüphesiz ki çok verimli olacaktır. Çünkü çocuk oyun içerisinde bütün duyularını kullanır. Yaparak ve yaşayarak öğrenir.

 Böylece davranış, bilgi ve becerileri oyunla içselleştirerek daha kalıcı ve doğal bir şekilde öğrenmiş olur. Bu nedenle oyun sadece boş zaman kavramı olarak algılanmamalı ve çocuğun en önemli uğraşı olduğu kabul edilmelidir. Bu sebeple oyunun gücü göz ardı edilmemeli ve eğitim sisteminde hak ettiği değeri görerek daha fazla yer alması sağlanmalıdır.

ÇOCUK OYUNLA GÜZELLEŞİR, ÇOCUK OYUNLA İYİLEŞİR.